Osmanlıların kısa sürede Anadolu ve Rumeli'de hakimiyet
kurmasında, o dönemde Anadolu ve Rumeli'de güçlü bir siyasal otoritenin
bulunmayışı etkili olmuştur
Osmanlılarda fethedilen yerlere ilk devlet memurları olarak kadı
ve subaşıların atanması, "adalet ve güvenliği" sağlamanın devletin temel bir
politikası olduğunu gösterir
Osmanlıların, Türkmen boylarını Rumeli'ye yerleştirirken
konar-göçer Yörüklere öncelik vermesi, devletin Yörükleri yerleşik yaşama
geçirmeye yönelik bir politika yürüttüğü yargısıyla açıklanabilir
Osmanlıların, Rumeli'ye yerleştirilen Türkmenlerin geçerli bir
neden olmadan yeni yerleşim yerini terk etmelerini yasaklaması, Rumeli'nin yeni
bir yurt haline getirilmeye çalışıldığını gösterir
Osmanlıların, Anadolu'da anlaşmazlık içinde olan iki aileden
birini Rumeli'ye yerleştirmeleri, "ülkede asayiş ve
güvenliği sağlamanın devletin temel bir politikası olduğu"
yargısıyla açıklanabilir.
Osmanlıların, Rumeli'de fethedilen yerlerdeki mevcut sosyal düzeni
korumaları ve halka inanç özgürlüğü tanımaları, "fetihlerin kalıcı
olmasının" halkın güven ve desteğinin kazanılmasına bağlandığını gösterir
Yıldırım Bayezid'in yıktığı Anadolu beyliklerinin Ankara
Savaşı'ndan sonra yeniden kurulması, Anadolu Türk siyasal birliğinin
bozulduğunu gösterir
Fetret döneminde Yıldırımın oğulları arasında taht kavgalarının
çıkması, "ülke hanedan üyelerinin ortak malıdır"
anlayışıyla hareket edildiğini gösterir.
Osmanlılarla Anadolu beylikleri arasında yapılan mücadeleler
sırasında kültürel kurumların zarar görmemesi, mücadelenin öncelikle "siyasal
çekişmelerden" kaynaklandığı yargısını doğrular
Hiç yorum yok: